Ne çok şey geldi aklıma ayakkabı deyince. Bu Pazartesi gününden beri Nişantaşı’nda gene olağandışı bir hareketlilik var (hayır Ramazan değil), inekler ve lalelerden sonra, şimdi de dev ayakkabılar var her köşede. Dün acar şehir muhabiriniz olarak Nişantaşı sokaklarının nabzını tuttum ve sizler için bu bölgedeki her ayakkabıyı özenle fotografladım. İş bitince gidip kendime bir ayakkabı alasım geldi, ama almadım, daha giymediğim ayakkabılarım bile var utanarak söylüyorum, ama ayakkabı almak çok güzel bişey, ne enteresan.
bakın ilk resmimiz bir antidepresan firmasının sponsor olduğu bir ayakkabı. heryeri taşlarla kaplı, pek gözalıcı. hemen arkada ise bir köpek kulübesi görüyorsunuz. işte o kulübe simba'nın kulübesi, 15 yaşında, zararsız bir sokak köpeği, hani geçenlerde taşlayıp öldürmeye çalışmışlardı da, belediye kurtarmıştı. işte onun evi. tam da Abdi İpekçi Caddesinin köşesi, ohh simba'daki keyfe bak. ben oradayken evi boştu, piyasa yapmaya çıkmıştır köftehor :)
bu da simba'nın evinin karşı köşesinde, melek kanadı figürlü.
bu cadde üzerinde, step halıcılık sponsorluğunda hazırlanmış kırmızı halı serilmiş ayakkabı.
bu kelebek kanatlı ayakkabı benim işyerimin önünde duruyor. camdan bakmak için ayağa kalkarsam bugünlerde bunu görüyorum, ne güsel değil mi (ama bu gidişle ayakkabı almamaya dayanamayacağım); yukarıdan çekildiği için bu daha değişik bir fotograf oldu.
içinde başsız ve askıda bir kadının oturduğu ayakkabı Mudo'nun önünde. yakından daha korkunç geldi bana.
bu sevimli çocuklar turist. anneleri çocukları kışkışladı ayakkabının içinde doğru, sonra resimlerini çekerken "çiiiiiiiizzzzzz" derken ben de çekiverdim. bu ayakkabı City's Alışveriş Merkezi önünde, Steve Madden'in sponsorluğunda hazırlanmış, aynalı maynalı, pırıl pırıl.
14 yorum:
Gülçin'ciğim beni hayal kırıklığına uğratmadığın için teşekkür ederim. Dün bu ayakkabıları görünce Gülçin bunlardan çok güzel bir yazı çıkarır demiştim.
İnekler, laleler, ayakkabılar.. Gelenekselleşiyor galiba. Bakalım gelecek sefere ne olacak:))
Sevgiler
ÇOK BEĞENDİM...ELİNE SAĞLIK...
LİZ
Özellikle Ankarada olup da görme fırsatı olmayanlar için (yani benim için:)) çok faideli...teşekkürler Gülçin Hanımcım...
Oooo. Ne güzel ya Nisantası ahalisi yine güzel etkinlikler şenlendiriyor gönüllerini. Ve iyi ki sen varsın oralarda da önünü görmeyen bir insan olarak durumlardan haberdar oluyorum. Tiksindim birden kendimden. (:
Beenn en cok kıskırtan hatunu, senin ofisin onundekini ve başsız olanı cok begendim. Emek veren herkezin ellerine saglık diyorum buralardan.
Ve bunları paylaşmak icin yolları arşınlayan ayaklarına, fotograf ceken ellerine saglık diyorummmm...
sevgili sem, liz, vladimir, emel hanım ve kedimkayboldu,
teşekkürler :) gelecek sefer gitarları bekliyorum ben şahsen.
sevgiler
Evet,ben de mutlaka Gülçin yazar diye düşünmüştüm,resimler çok güzel,gidip görmem lazım.
Kelebek kanatlının yanında beklerim,camdan bana el sallarsınız artık :)
Sevgiler.
eğer bir kadın sadece ayakkabıların ortasında oturuyorsa ona başsız mı demek daha doğru yoksa kafasız mı?
paraların toplanarak ayakkabı oluşturduğu mailin geldi aklıma gülçin..:))
sevgiyle..
Gülçincim,
Hastayım ben biliyor musun? Ayakkabı hastası. Vitrine bakarken bazen ağzım sulanır, cidden. Utanıyorum bir yandan da. Ayıp yahu, kelimenin tam anlamıyla bir tüketim canavarlığı. Ama çok da seviyorum.
Görselliği nefis bir yazı olmuş, eline sağlık. Umarım vandal ve yamyam halkımız baltalarla girmez o muhteşem ayakkabılara.
marruu
ben uzaylıyım sanırım. şu ayakkabı tutkusu yok bende. her sezon en fazla bir tane alırım, o da bir önceki sezon aldığım giye giye yamulduğu için. ve gerçekten kimsenin ayağına, ayakkabısına bakmam. topuklu ayakkabı meslek engelimden giyemem. iş dışında bir yerlere giderken giyeyim diye aldığım2-3 çift var , yepyeni duruyorlar. yürüyemiyorum onlarla. ama topuklu ayakkabıları kentimin muhtelif meydanlarında böylesi güzel tasarımlarla görmeye hiçbir itirazım yok. nişantaşı'na hiç yolum düşmüyor. çok güzelmiş oradakiler...
Harika bir yazi olmusss:) Kelebekli olana bayildim ben...cok kiskirtici ya insan duramaz sanirim ayakkabi almadan:)
sevgili serpil,
kelebeklinin yanına geldiğinde haberim olsun:)
sevgili abi,
başsız da olur kafasız da, ama zevksiz olmayacağı kesin :)
sevgili miso,
çoğu duruyordu valla. ama birinin ön tarafında güneş enerjisiyle yanan kocaman bir taş varmış, onu götürmüşler, ne işlerine yarayacaksa.
sevgili elektra,
ayakkabıya düşkün olmayan az sayıdaki hatunlardan birisin demek. ben de çok topuklu, incecik ayakkabıları giyemiyorum, ama bakmak çok hoşuma gidiyor.
sevgili girls,
teşekkürler, ben de daha fazla kışkırmamayım diye, onlardan yana yürümüyorum öğlenleri artık :))
sevgiler.
ineklerden sonra devaı gelmesini umuyordum içten içe açıkçası, iyi olmuş...
önce favori seçtiğine mükemmel düşünüp tasarlamışlar demekten başka birşey diyemiyorum... :)
benim beğendiğim ise (meleklere karşı özel bir ilgim olduğundan mıdır bilmem) kanatlı beyaz ayakkabı diyorum... :)
evet sevgili nakhar,
kanatlı beyaz olan gerçekten güzeldi, ama öyle bir noktaya koymuşlar ki kardeşim, daha değişik bir poz almak mümkün olmadı. dur deneyeyim bakayım yolum bir daha düşerse.
sevgiler
bana ayakkabı maketi lazım nerden bulabilirim
Yorum Gönder